Plastik şişe imalatı dünyasında, ister enjeksiyon kalıplama ön kalıpları ister ekstrüzyon şişirme kalıplama yoluyla olsun, daha yüksek sıkma kuvvetinin daha iyi bir sızdırmazlık ve daha kaliteli ürünler anlamına geldiğine dair yaygın bir yanılgı vardır. Ancak sıkma kuvveti "daha fazlası daha iyidir" değişkeni değildir. Kalıbı enjeksiyon veya üfleme basıncına karşı kapalı tutmak için yeterli kuvvet kesinlikle gerekli olsa da, gerekli tonajın aşılması bir dizi mekanik ve kalite sorunu yaratır. Aşırı sıkma kuvveti, üretim verimliliğini önemli ölçüde bozabilir, pahalı aletlere zarar verebilir ve son plastik şişenin yapısal bütünlüğünü bozabilir.
Aşırı sıkma kuvvetinin doğrudan ve en zararlı etkilerinden biri kalıp deliklerinin sıkıştırılmasıdır. Kalıplar, erimiş plastik boşluğu doldururken hava ve gazın kaçmasına izin vermek için ayırma hattında mikroskobik kanallar (havalandırma delikleri) ile tasarlanmıştır. Kelepçe tonajı çok yükseğe ayarlandığında, kalıp yüzeylerinin çeliği gerçekten sıkışarak bu delikleri etkili bir şekilde kapatır.
Havalandırma delikleri aşırı kuvvet nedeniyle ezilirse, boşluğun içindeki havanın gidecek yeri kalmaz. Plastik içeri girdikçe sıkışan havayı sıkıştırarak sıcaklığını hızla tutuşma noktasına kadar yükseltir. Dizel Etkisi olarak bilinen bu olay, plastik şişe üzerinde, genellikle dolumun sonuna doğru, görünür yanık izlerine veya kömürleşmeye neden olur. Bu, şişeyi estetik açıdan kabul edilemez hale getirir ve yanık bölgesinde yapısal olarak zayıf hale getirir.
Sıkışan gaz tutuşmasa bile hava cebinin oluşturduğu karşı basınç, erimiş plastiğin kalıp boşluğunu tamamen doldurmasını engelleyebilir. Bu, özellikle boyun kaplaması veya taban gibi karmaşık alanlarda "kısa atışlara" veya tamamlanmamış şişelere neden olur. Operatörler bunu düzeltmek için sıklıkla yanlışlıkla enjeksiyon basıncını artırırlar; bu da kalıp üzerindeki baskıyı daha da artırır ve bir kısır döngü oluşturur.
Plastik şişe kalıpları, sıkı toleranslarla üretilen hassas aletlerdir. Bunları hesaplanan gereksinimlerin çok ötesinde tonajlara maruz bırakmak, fiziksel deformasyona ve daha hızlı aşınmaya yol açar. Bu hasar çoğu zaman geri döndürülemez ve pahalı onarımlar veya tamamen değiştirme gerektirir.
Aşırı sıkma kuvveti, fiziksel hasarın ötesinde, operasyonel verimlilik açısından önemli bir kayıptır. Modern üretim ağırlıklı olarak birim başına enerji maliyetine odaklanmaktadır ve bir makineyi maksimum tonajda çalıştırmak bu ölçüyü gereksiz yere şişirir.
Yüksek sıkma kuvveti oluşturmak önemli miktarda enerji gerektirir. Bir şişe kalıbının kapalı kalması için 200 ton gerekiyorsa, ancak makine 350 tona ayarlanmışsa, fazladan 150 tonu üretmek için kullanılan enerji tamamen boşa gider. Ayrıca, bu aşırı basıncı oluşturma ve salıverme mekaniği, kuru döngü süresine saniyenin kesirleri kadar eklenebilir. Yüksek hacimli şişe üretiminde döngü başına 0,5 saniyelik bir artış bile günde binlerce daha az şişe üretilmesine neden olabilir.
Dengeleri daha iyi anlamak için aşağıdaki tablo, optimize edilmiş bir sıkma kuvvetiyle aşırı bir sıkma kuvvetiyle çalıştırma arasındaki operasyonel farkları özetlemektedir.
| Parametre | Optimize Edilmiş Sıkma Kuvveti | Aşırı Sıkma Kuvveti |
| Kalıp Havalandırma | Fonksiyonel; gaz kaçışına izin verir | Ezilmiş; gaz tuzaklarına yol açar |
| Ayrım Hattı | Sağlam; minimum flaş | Deforme olmuş (Hobbed); flaş oluşturur |
| Enerji Tüketimi | Gerekli en düşük seviye | Yüksek; boşa elektrik |
| Şişe Estetiği | Temiz kaplama; yanık yok | Yanık ve kısa atış riski |
Herhangi bir üretim yöneticisinin hedefi, sıkıştırma kuvvetinin "minimum etkili dozunu" bulmak olmalıdır. Bu, kalıptan ödün vermeden çapaksız parçalar üretmek için gereken en düşük tonajdır.
Bunu başarmak için şişelerin öngörülen alanını hesaplayıp bunu malzemenin önerilen tonaj faktörüyle çarparak başlayın. Makine çalışmaya başladıktan sonra, ayırma hattını parlama açısından izlerken kelepçe kuvvetini küçük artışlarla (örneğin 5-10 ton) azaltın. Flaş yeni görünmeye başladığında, bir güvenlik marjı oluşturmak için gücü biraz artırın (yaklaşık %10 kadar). Bu yaklaşım, kalıbın doğru şekilde nefes almasını, havalandırma deliklerinin açık kalmasını ve makinenin daha uzun süre dayanmasını sağlayarak sonuçta daha karlı ve tutarlı bir plastik şişe üretim hattını güvence altına alır.